Sahnemizin Değerleri Nesim Ovadya İzrail’in sunuşuyla
Aşod Madatyan
135,00 ₺
Etiket Fiyatı: 270,00 ₺
%50
Açıklama
Gazeteci, yazar ve çevirmen Burhan Arpad’ın “Türk sahnesi için yazılmış ilk Batılı eser” sözleriyle selamladığı Sahnemizin Değerleri, ömrünü sahneye adamış Aşod Madatyan’ın Osmanlı-Türkiye tiyatro tarihinde iz bırakmış yıldız oyunculara dair inceleme yazılarından oluşuyor. İlk kez 1943-44’te yayımlanan, sonra her nasılsa unutulan bu kayıp hazinede kimler yok ki? Madatyan’ın pek çoğunu yakından tanıdığı, birlikte sahne aldığı veya oyunlarını yönettiği Kâmil Rıza, Ahmet Fehim, Arusyag Papazyan, Bedia Muvahhit, Cahide Sonku, Mardiros Mınakyan, Muhsin Ertuğrul, Naşit Özcan, Neyire Ertuğrul, Bedros Atamyan, Halide Pişkin ve daha pek çok oyuncu hakkında birinci ağızdan tanıklıklar, yılların emeğine dayanan derinlikli eleştiriler… Sahnemizin Değerleri’nin sayfalarında tiyatro tarihimizin en önemli simaları resmigeçit yapıyor.
“Merakla ve sevinçle okudum. Çünkü dostumun beyaz bir yün yumağına benzeyen ak saçları sahnede ağarmıştır. Elli seneden bu tarafa, gelmiş geçmiş bütün artistleri tanır, birçoklarıyla oynamış, birçoklarıyla dostluk tesis etmiştir. Hepsini bütün hususiyetleriyle bilir. Binaenaleyh, gördüğümüz, görmediğimiz, tanıdığımız, tanımadığımız artistlerin sanat hüviyetlerini tahlil etmeye hakkı ve salahiyeti vardır. Sevinçle okudum, çünkü bu suretle, tiyatro kütüphanesinin boş raflarına, bu işin meraklılarını her zaman aydınlatabilecek bir eser konuyordu.”
Nusret Safa Coşkun
Yazar Hakkında
Aşod Madatyan
Oyuncu, rejisör, yazar ve çevirmen olarak sahnelerimize büyük hizmetlerde bulunmuş, yaşadığı dönemin önde gelen tiyatro insanlarından biridir. 1882’de Tahran’da doğdu, dört yaşında annesiyle birlikte İstanbul’a yerleşti. Ermeni okullarında öğrenim gördükten sonra sahneye Mardiros Mınakyan’ın kumpanyasında adım attı. 1902’den, hayatını kaybettiği 1965’e dek yüzlerce kez sahnede veya sahne arkasında görevler üstlendi. Meşrutiyet, Mütareke, Cumhuriyet dönemleri, ayrıca Türk ve Ermeni tiyatro çevreleri arasında adeta bir köprü işlevi görerek deneyimini genç kuşaklara aktardı.
