Türkiye’nin adını, 2016 yılında Ermenistan’da verilen ödüllerle yeniden hatırladığı Arşaluys Mardigyan, nam-ı diğer Aurora Mardiganian’ın hayat hikayesi Aras Yayıncılık tarafından yayımlandı. Kitabın önsözü ise ünlü yönetmen Atom Egoyan’a ait.
Editörlüğünü Anthony Slide’ın yaptığı “Ravished Armenia and the Story of Aurora Mardiganian” adlı kitabın çevirisi olan “Aurora”, bir kadının yaşam hikayesini konu alıyor. Çocukluk yıllarından başlıyor. Adım adım ilerliyor. Sadece bir kadının başından geçen trajedileri aktarmıyor kitap. Bir ailenin, aslında bir halkın başından geçen felaketleri, yok oluşu konu alıyor.
Arşaluys Mardigyan’ın Çemişgezek’te başlıyor yaşam hikayesi. 14 yaşındayken tanışıyoruz onunla… Hayat dolu. Ailesi ile sevgi dolu bir ortamda. Ve yaşadığı dönemde çoğu Osmanlı vatandaşı Ermeni gibi aynı acıyı yaşıyor, Büyük Felaket’i… Anavatanından kopuyor, kopartılıyor.
Kitabın içinde yürüdüğü yolu gösteren bir harita yer alıyor. Çemişgezek’ten Malatya, Diyarbakır, Urfa, Muş, Erzurum ve Kars’a uzanıyor. Tiflis’te sona eriyor. İki yılda 2 bin 250 kilometrelik yürüyüşünü gösteriyor. Ama bu yol sadece Arşaluys’un yürüyüşünden ibaret değil. Bu süreç içinde küçük kız, sevdiklerinin öldürüldüğünü görüyor. İstismara uğruyor. Ve sonunda Tiflis’in ardından kendisini ABD’de buluyor.
Küçük bir kız çocuğundan yetişkin bir kadın olmadan Hollywood setlerine çıkıyor. Ermenice “sabahın ışığı” anlamına gelen adı Arşaluys aynı anlama gelen Aurora’ya, Mardigyan soyadı ise Mardiganian’a dönüşüyor. Henry L. Gates tarafından hakkında “Ravished Armenia” kitabı yazılıyor. Sonra da “Auction of Souls” filmi çekiliyor. Büyük bir şöhret takip ediyor Aurora’yı. Çemişgezekli Ermeni kızı “Ermenistan’ın Jeanne d’Arc’ı” diye anılmaya başlıyor. Sadece kendisinin değil halkının yaşadıklarını da aktardığı için dünyaya. İstemediği ve beklemediği bir şekilde yıldıza dönüşüyor.
Sonra bir gün aniden “unutuluyor” Aurora. Uzun yıllar bir erkeğin kendisine dokunmasına izin vermese de, 1929’da evleniyor. Artık Amerikalı Ermeni bir ev kadını oluyor ve Martin adlı bir erkek çocuğunun annesi… 1994 yılında hayatını kaybedene kadar…
Aras Yayıncılık tarafından yayımlanan “Aurora – Çemişgezek’ten Hollywood’a Bir Kadın, Bir Hayat, Bir Film” kitabı dünyaca ünlü yönetmen Atom Egoyan’ın önsözüyle açılıyor. Egoyan şu sözlerle anlatıyor kitabın kendisi için önemini: “Ben bir Ermeni olarak, sinema tarihçiliği ve akademisyenlik yeteneklerini, sinema tarihinin büyük ölçüde unutulmuş bu sayfasına yönelttiği için Bay Slide’a minnettarım. Aurora Mardiganian’ın hikâyesini anlatarak, ıstırap içindeki bu ruhun cesur ve lanetli yaşamına itibar kazandırıyor. Bu kadının yaşadığı dehşeti hiçbir zaman tam olarak anlayamayacağız, ancak bu kitap sayesinde bir diriltme eylemine yaklaşmış oluyoruz.”
Anthony Slide’ın giriş yazısının ardından, 1915’teki tehcir ve katliamlar sırasında hayatta kalmayı başarıp iki yıl sonra, 1917’de ABD’ye varmış Aurora’nın hikayesine dayanarak Henry L. Gates tarafından kaleme alınan ve Ravished Armenia başlığıyla yayımlanan kitaba yer veriyor. Mardiganian’ın ithafını, Gates’in teşekkür yazısını, ayrıca Ermenilere ve Süryanilere Amerikan Yardım Heyeti’nden Nora Waln’ın önsözünü de içeren kitabın metnini, söz konusu kitaptan uyarlanan (kâh Nora Waln’a,kâh Frederic Chapin’e atfedilen) senaryo izliyor. Slide’ın çalışması, filmin her gösteriminden önce sahnede iki oyuncu tarafından seslendirilen prolog metniyle son buluyor.
* İsmini Aurora Mardiganian’dan alan ve olağanüstü zor koşullar altında insanlık için mücadele edenlere verilen “Aurora Ödülü” ilk kez 2016 yılının 24 Nisan’ında sahibini buldu. Ödül, Ermenistan’ın başkentinde düzenlenen törenle Burundi’de iç savaş sonucu yetim kalan çocukların bulunduğu Maison Shalom Yetimhanesi’nin kurucusu Marguerite Barankitse’ye verildi.