Osmanlı kadınlarının özgürleşme mücadelesi 19. yüzyılın ortalarından itibaren başladı. Aile, eğitim ve çalışma hayatında eşitlik mücadelesi veren kadınlar arasında Ermeni kadınlar da bulunmaktaydı.
“İlk aktif feminist Ermeni kadını” olarak anılan Hayganuş Mark da onlardan biriydi. 1885’te İstanbul Ayaspaşa’da doğdu. Eseyan Okulu’ndan mezun olduktan sonra Yedikule Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Yetimhanesi’nde öğretmenlik yaptı. 1905 ile 1909 yılları arasında eşi Vahan Toşigyan ile birlikte Dzağig (Çiçek), Arşaluys (Şafak) ve Artzakank (Yankı) isimli gazeteleri çıkardı.
Hayganuş Mark, 1919’da Hay Gin (Ermeni Kadını) isimli haftalık bir dergiyi yayınlamaya başladı. 1932 yılında yayınına son vermek zorunda kalana dek, on üç yıl boyunca Hay Gin’i, dünyaca tanınan bir kadın hakları dergisi yapmak için uğraşan Hayganuş Mark, 1966’da Yedikule Ermeni Hastanesi’nde öldü, Şişli Ermeni Mezarlığı’na gömüldü.
Yaşamı boyunca kadın örgütlerinde çalışan Hayganuş Mark, feminizmin aktif bir savunucusu oldu. Aras Yayınları’nın yayınladığı “Bir Adalet Feryadı – Osmanlı’dan Türkiye’ye Beş Ermeni Feminist Yazar” isimli kitaptan Hayganuş Mark’ın feminizm ile tanışmasını kendi kaleminden okuyalım: “Hayatın dengesiz dalgalanmaları, toplumsal mekanizmaların haksız ve baskıcı uygulamaları beni çok erken bir yaşta uyandırdı. Bir kadın olarak yüklendiğim sorumlulukların altında ezilirken, bunun karşılığında bana verilen haklar yok denecek kadar azdı. Feminizmin bir adalet feryadı olduğuna iyiden iyiye inanmıştım. Hakları istemek çocukluk olacaktı, onları kendi ellerimle almalıydım. Temel ilkem bu oldu.
İşte bir gün ruhumda hissettiğim müthiş uyanış.”