“Söyle Agop… Dünyada en ucuz şey nedir?”

“Söyle Agop… Dünyada en ucuz şey nedir?”
Vatan Gazetesi
Selahattin Duman
15.03.2007

Küçük Agop, kendisine sorulan bu sorunun cevabını yıllar sonra İstanbul’da bulacaktır… Soruyu soran Kayane Dudu hayatta olmasa bile… Varsın olsun… Kayane Dudu “Ben bu dünyada olmasam bile bu soruya verdiğin cevabı bileceğim…” dememiş miydi?

O şarkıyı dinleyen kim yüreğinden vurulmaz ki…
“Gesi bağlarından gelsin geçilsin… / Kurulsun masalar rakı, şarap içilsin…”
Kendimizi unutalı çok oldu…
O yüzdendir ki bizi hislendiren nice şarkının, nice türkünün hikâyesini bilmeyiz…
Niye hislendiğimizi de bilmeyiz…
Belki de genlerimize bazı sırların şifresi işlendi…
Belki bilinçaltına terk ettiğimiz bir şeylerin ucu dokunuyor hissiyatımıza…
“Gesi bağları… ” dendi mi nereden söz edildiğini, haritanın neresine parmak basıldığını bilmesek bile…
Şarkılara geçmiş o yerler Kayseri’nin en ünlü, en verimli üzüm bağlarıdır…
Tokat da şarap üreticilerinin bir başka gözdesi ilimiz…
Diren, Kaşıkçıoğlu, Malkaya, Sepetçioğlu ve Bey bağları… Birbirinden leziz ev şaraplarının yapıldığı bu bağlar şimdi ayakta mı yoksa çoktan müteahhitlere teslim mi oldu?
Bugünü bilmiyorum…
Ama dünden haberimiz oldu… Kayseri’nin Garmir Köyü’nden Tokat’a göçen Ohannes Ağa, bin bir zorlukla getirdiği altı adet kökle “Gesi bağları”nın 1930’lu yıllardaki görkemini Tokat’ta ihya etmiş…
Hem de “Avşar Dudağı” denilen üzümden…
Altı üzüm kökü ile şenlenen Tokat’ın eskileri o üzümün Kayseri’de kaybolan tadını yeniden almışlar…
Ohannes Ağa sayesinde ”Ağza attın mı kabuğu ile birlikte eriyen…” tarifi Tokat ahalisinin tekelinde kalmış…

***

Ohannes Ağa, tarihe tanıklık eden bu kitabın içinden rast gele seçme bir Tokatlı… Nefo emmi, Zepür ana, Nano bacı, Ayransever Manuk usta, Kirkoroslu Varjabet emmi, Aklıevvel Azniv ana gibi…
Tarihi tartışımıyoruz… Tehcirdi, mukatalaydı… Bu sözcükleri kullanmadan da eski dostlukları anmanın yollarına bakıyoruz…

 

Tanıklık etmek
Bu kitabın yazarı, Tokat’ın eski hemşerisi Agop Arslanyan’ın kıvrak, keyifli kaleminden bir ilin çok değil elli, altmış sene önceki hayatını öğreniyoruz…
İsimlerini şöyle bir yâd edip geçtiğimiz bu insanlar o günleri yaşadı…
İkinci Dünya Savaşı yıllarında “Yirmi sınıf askerliğe” çağırıldı…
Evlendiler, torun torba sahibi oldular, öldüler…
Geçmişin tanıklığından öğreniyoruz ki çoğu dininden döndü… Türkçe isim seçti… Müslümanlığı kabul edip aramıza karıştı…
Elimizde onların durumunu gösteren esaslı bir demografik çalışma yok. Zaten geçmişe “tanıklık” eden kitaplar, anılar bu yüzden değerlidir…
“Meydanda arzuhalcilik eden bir Burhan Bey vardı, aslı Ermeniydi…” cümlesinin uluslararası hukukta bir değeri yok ama ruhlarda ve zihinlerdeki karşılığı büyük…
Belki de bu tür kitapları o yüzden çok seviyorum… Geçmişi bir tarihçi didaktikliği ile didiklemek değil, canlı kanlı insanların gözünden izleyip, ağzından dinlemek bana başka türden bir keyif veriyor… Şimdilerde Kanada’da yaşayan Agop Arslanyan’ın tanıklığını bu yüzden ciddiye alıyorum… Bugün sosyal olarak geldiğimiz yerin izleri taa o günlerin anılarında var…

 

İstanbul öğretir
Tokat’ın ele avuca sığmaz çocuğu Deli Agop okumak için İstanbul’a gidecektir… Ailesi o büyük yolculuğun hazırlığındayken Küçük Agop, bir daha asla yaşayamayacağı o mutlu çocukluk günlerinin son demlerindedir…
Bir oyun çocuğu olarak sokakların tadını çıkarırken İzmir’den Tokat’a göç etmiş Kayane Dudu ile karşılaşır…
Seferberlik görmüş, tehcir görmüş Kayane Dudu, küçük Agop’un İstanbul’a gideceğini öğrenince “Sana bir soru soracağım” der…
Ardından “Ama cevabını şimdi verme…” diye ekler…
Sorusu küçük bir çocuğun dimağının taşıyamayacağı kadar ağırdır…
“Cevabı yıllar sonra versen de olur… Ben bu dünyada olmasam bile duyarım…”
Bunları söyledikten sonra merak içinde yüzüne bakan çocuğa sorar: “Dünyada en ucuz şey nedir? İstanbul bunun cevabını öğretir sana… ”

***

Agop Arslanyan o zaman bir anlam veremediği sorunun cevabını yıllar sonra bulup, kitabına yazmış…
“İstanbul’a yerleştikten kısa bir süre sonra bu soruya vereceğim cevabı buldum… Dünyada en ucuz şey insan canıydı…”
Tokat’ın küçük hemşerisi kendi cevabını bulmuş… Sizin de aklınıza takılan sorular varsa bir kısmının cevabını bu kitapta bulabilirsiniz…
Hem de keyifle…

Sitemize giriş yaparak kişisel verileriniz, site kullanımınızı analiz etmek, sosyal medya özellikleri ve reklamları kişiselleştirmek amacıyla çerezler aracılığıyla işlenmektedir. Detaylı bilgi için Çerez Politikası Metni’ni okuyabilirsiniz. Anladım butonuna tıklayarak açık rıza beyanında bulunmuş olursunuz.