Aras Yayıncılık’ın Türkçeye kazandırdığı Arshile Gorky’nin Kara Melek kitabı, bir başka ötekilik halini konu alıyor. Van’dan Amerika’ya uzanan bir yaşamın tanıklığı ve Ermeni bir ressamın sanatçı olarak ortaya çıkışındaki fırtınalı hayat hikâyesi tarihi arka planıyla okuyucuya sunuluyor. Yazar Nouritza Matossian, yirmi yılı aşkın araştırmalarına dayanan kitabında, doğumundan intiharla sonuçlanan ölümüne dek Gorky’yi ve sanatını bütün yönleriyle mercek altına yatırıyor. Van Gölü kıyısında geçen çocukluğu, savaş ve sürgün yılları, giderek parçalanan bir aile, Erivan, Tiflis, İstanbul ve nihayet Amerika’ya göç ile başlayan ressamlık mücadelesi, fırtınalı ilişkileri… Asıl adı Manug Adoyan’ı yüreğine gömüp Arshile Gorky adına sarılarak Yenidünya’ya tutunma mücadelesi…
Baştan sona bir ‘yolculuklar’ kitabı olan Gorky’nin yaşamöyküsünde okuyucu onun serüveniyle birlikte Kandinsky, Picasso, Mark Rothko, Jackson Pollock, Roberto Matta, Andre Breton vb. gibi kimisi Nazi işgallerinden kaçıp Amerika’ya sığınan birçok entellektüel ve sanatçının dünyasını, aralarındaki tartışmaları ve sanattaki yeni gelişmeleri izleme fırsatı buluyor.
Yazarın “Türkçe Basıma Önsöz”ü ile açılan ve Gorky’nin yaşamından siyah beyaz fotoğraflar, bazı önemli eserlerinin renkli baskıları ile görsel olarak zenginleşen kitabın sonunda bir Gorky kronolojisi ile geniş bir kaynakça ve dizin yer alıyor.
Horkom, Van Gölü’nün kıyısında küçük bir köydü. Çocuklar ellerinde tatlılarla dışarı fırlayıp haberi köye yaydılar. Akrabaları da nazar değmesin diye “tu tu tu” diyerek bebeği övüp anneyi kutladılar. “Benim küçük karam!” diye fısıldadı Şuşan. Kocası Setrak Adoyan, bir doksan boyunda, sağlam yapılı bir adamdı. Alçak kapıdan eğilerek içeri girdi. Oğlunu merasimlerle, dualarla kucağına verdiler.
*
“Beş yaşındaydım. Konuşmaya o yıl başlamıştım. Annemle kiliseye gidiyoruz. Oradayız. Bir resmin karşısında durmuşum. Cehennemden sahnelerin resmedildiği bir tablo. Resimde melekler vardı. Beyaz melekler ve siyah melekler. Bütün siyah melekler Hades’e gitmekteydi. Kendime baktım. Ben de siyahtım. Demek ki cennete gidemeyecektim. Bir çocuğun yüreği böyle şeyleri kaldıramaz. İşte o anda dünyaya siyah bir meleğin de iyi olabileceğini, iyi olması gerektiğini ve ruhundaki iyiliği dünyaya, hem beyaz hem de siyah dünyaya sunması gerektiğini ispatlamaya karar verdim.”
*
Gorky’nin intiharının yarattığı sarsıntı savaş sonrası sanat dünyası üzerinde derin bir gölge bıraktı. Yakın arkadaşları, Gorky’nin saygınlığını korumak için onurlu bir yol seçtiğine inandılar. Materyalist Yenidünya, ona önce yeteneklerini geliştirebileceği güvence ve özgürlük sunmuş, ancak sonra onun keskin duyarlılığını öğüterek yok etmişti.
Ermeni yazar, oyuncu, yayıncı ve insan hakları savunucusu. 1945'te Kıbrıs'ta doğdu. Eğitimini İngiltere'de aldı. Londra Üniversitesi, Felsefe bölümünden mezun oldu. Daha sonra Dartington ve Paris'te müzik, tiyatro ve pandomim alanlarında eğitim gördü. On yıllık bir çalışma sonucu yazdığı Yunan besteci Iannis Xenakis'in yaşamöyküsü, Xenakis (1981), bestecinin hayatı, mimarlığı ve müziği üzerine kaynak kitap niteliğindedir. Bu kitaptan yola çıkarak BBC2 için Something Rich and Strange [Zengin ve Tuhaf Bir Şey] isimli elli dakikalık bir belgesel hazırladı. Yirmi yıl süren araştırmaları sonucu ressam Arshile Gorky'nin hayatını kitaplaştırdığı Black Angel: A Life of Arshile Gorky (1998) adlı eseri ise Atom Egoyan'ın ödüllü filmi Ararat için esin kaynağı oldu. Gorky'nin, hayatına girmiş dört kadın üzerinden yaşamını, müzik ve resimler eşliğinde sergilediği tek kişilik bir performans kaleme aldı ve bunu Barbican, Tate Modern, Londra, New York, Los Angeles, Edinburgh Festivali, Kıbrıs, Paris, Lübnan, İran, Romanya ve Gürcistan gibi dünyanın birçok farklı yerinde sergiledi. 2004-2007 arasında Hrant Dink ile yaptığı söyleşilerin video kayıtlarından oluşturduğu filmi Hrant Dink: Heart of Two Nations [Hrant Dink: İki Milletin Kalbi] ile 2008 Toronto Pomegranate Film Festivali İzleyici Ödülüne layık görüldü. BBC'de programlar yapan, The Independent, The Guardian, The Economist ve The Observer gibi çeşitli gazete ve dergilere yazılarıyla katkıda bulunan Matossian 1991-2000 yılları arasında Londra'daki Ermenistan Büyükelçiliği Fahri Kültür Ataşesi olarak da görev yaptı. Dokuz dil bilen Matossian'ın sanat, çağdaş müzik, tarih ve Ermenistan üzerine yazıları vardır.
Cumhuriyet Gazetesi Celâl Üster 26.01.2012